Cengiz Çandar: “Henüz Çözüm Sürecinde Değiliz, Bu Sürece Giriş”

DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar, Rûdaw TV’ye yaptığı açıklamalarda, Türkiye’de başlayan yeni sürecin “çözüm süreci” değil, bir “sürece giriş” olduğunu ifade etti. Çandar’a göre, Meclis’te kurulan komisyonun temel görevi, dağdan inecek PKK’lilerin topluma entegrasyonu ve hukuki düzenlemeler için bir yol haritası belirlemek.

“Komisyonun birinci görevi geri dönüş yasası hazırlamak” diyen Çandar, bu düzenlemelerin örgüt üyeliğinden yargılanan veya yurtdışında yaşayan binlerce kişinin Türkiye’ye dönüşünü kolaylaştıracağını söyledi. Çandar, “Adı konmamış bir aftan bahsediyoruz” sözleriyle, sürecin hukuki boyutunun kapsamını işaret etti.

“Yüzde 70 civarında halk desteği önemli”

Sürecin kamuoyundaki desteğine de değinen Çandar, “Kamuoyunun bildiği kadarıyla yapılan anketlerde en az yüzde 62-63, Kürt kesiminde ise yüzde 70’in üzerinde destek var. Bu, sürecin yürümesi için iyi ve yeterli bir oran” dedi. Ancak güven duygusunda zayıflama olduğunu da belirtti.

“Henüz çözüm sürecinde değiliz”

Çandar, “Şu anda çözüm sürecinde değiliz. PKK silah bıraktı ve kendini feshetti. Biz bunu sürece giriş olarak görüyoruz. Süreç, bundan sonrası olacak” ifadelerini kullandı. Toplumun bu gerilimden yorulduğunu vurgulayan milletvekili, “Türküyle, Kürdüyle toplum artık bu sorunun çözülmesini istiyor” dedi.

“Komisyon bu işi çözmek için kuruldu”

Çandar, parlamentoda kurulan komisyonun önemine işaret ederek, “Türkiye tarihinde ilk defa TBMM’de bunun için bir komisyon kuruluyor. Bütün partiler (küçük bir milliyetçi parti dışında) katıldı ve seçmenin yüzde 90’ı temsil ediliyor” ifadelerini kullandı.

Komisyonun görevini “Silah bırakıldıktan sonra yapılması gereken yasal düzenlemeleri hazırlamak” olarak özetleyen Çandar, bunun Türkiye’de barış süreci için kritik bir aşama olduğunu söyledi.

“İhtiyatlı bir şekilde iyimserim”

1 Eylül Dünya Barış Günü’nde konuşan Çandar, sürece dair umutlu olduğunu ancak temkinli yaklaşmak gerektiğini ifade etti:
“Bugün barış için daha umutlu konuşmanın zamanı. İyimserim ama temkinli ve ihtiyatlı bir şekilde iyimserim.”